3 Şubat 2011 Perşembe

White Stripes' ın ardından


White Kardeşler dün internet sitelerinden yayımladıkları basın bülteni sonrası White Stripes' ın artık albüm yapmayacağını ve konser vermeyeceğini biz hayranlarına birinci ağızdan duyurdu. Peki bundan sonra ne olacak şeklindeki soru işaretleri kafamızı kurcalarken Ağustos ayında yazdığım bi yazıyı sonunda blog a eklemeye kara verdim. Geç oldu ama bakalım siz ne diyeceksiniz.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ay boyunca teknolojik nimetlerden kısmende olsa yoksun kalacağım için ; i-phone ve mac book arşivleri yenilendi ve İstanbul' dan Şile' ye doğru yola çıkıldı. Sözü geçen olayların yaşandığı ay içinde kaybettiğimiz Nobel ödüllü yazar Jose Saramago; Ahmet Ümit ve Nick Hornby kendilerine soundtrack olacak sarkılar için can atıyordu.

İlk hafta bahçedeki çardakta mahallenin yılışık kardeşleri iki küçük köpek ve bahçemizin gülü hasta kedimiz (kendisi sürekli aksırıp tıksırıyor; üzerimize hapşırdığı bile görünmüştür) rahat verdiği zamanlarda uzanıp Saramogo okurken; The Dead Weather dinliyordum, Grubun "Sea Of Cowards" isimli albümleri geçtiğimiz aylarda yayınlandı sevgili okur. Ülkemize daha yasal yollarla ulaşabilmiş olmaması; netten indirdiğim albüm sonrası beni ne kadar korsan kılar bilemiyorum ama cezam neyse çekmeye razım zira 2010 yılında ilk kez dinlediğim gruplar içinde kendilerini ilk beşe sokabilirim.

Mayıs ayında ikinci stüdyo albümleri yayınlanan Amerikalı Super-Band' in çalışmasını yeni öğrenmek benim ayıbım olsun derken; bencil davranıp ayıbı grubu benim yazımdan öğrenecek olan siz okurlarla paylaşmamayı yeğliyorum. The Kills' ten Alison Mosshart, Queens Of Stone Age' ten Dean Fertita, The Recaounters'tan Jack Lawrance ve 2000lerin dahi çocuklarından White Stripes' tan Jack White' ı kadrosunda bulunduran The Deah Wheather; alternatif rock ;piyasasının dev kadrosuyla Los Galaktikos' u Audioslave ise; mütevazi ama yetenekli müzisyenleriyle onlar kadar piyasa da isimlerinden söz ettirecek bir Shaktar Donesk olabilir.

Albüm genelinde 1970'lerin çamur gitar tonlarını ve parlak zil tınılarını duymak gözümde Woodstock zamanındaki anarşistleri canladırırken; "Görmek" adlı güzide eserin, hükümetin haksız politikalarına karşında toplumsal bilincin uyanması ve kamusal bir eylem gerçekleştirmesi üzerine olması The Dead Weather'ın tüm albümünün kitabın soundtracki olmasını sağladı. Alison Mosshart' ın vokal yaptığı "I Can't Hear You" ve Jack White' ın gitarının yanında vokal yeteneğini de sergilediği "Blue Blood Blues" Sea Of Cowards'ta ki favori şarkılarım.

Ayın geri kalanında kalda değer başka bir abüme zaman ayırmasamda; Hasan' ın yola çıkmadan önce bilgisayarıma attığı arşivde olmazsa olmaz Motorhead, Ac/Dc gibi lise günlerinde manyağı olduğum ve hala dinlemekten zevk aldığım şarkıları tekrar tekrar dinlemenin hazını yaşadım.